Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Nurettin Özdebir, “2020 yılının 3’üncü çeyreğinde yüzde 6,7 büyüme ile ekonomide büyüme beklentileri gerçekleşmiş oldu” dedi. 3’üncü çeyrek büyüme rakamlarını değerlendiren Özdebir, finans ve sigorta sektöründeki yüzde 41,1’lilk artışın, 3’üncü çeyrekteki kredi genişlemesinin büyümenin ivmelenmesinde önemli katkı sağladığını gösterdiğini söyledi. Sanayide yüzde 8, inşaat yüzde 6,4, tarım yüzde 6,2, hizmetler sektörü ise yüzde 0,8’lik artışa dikkat çeken Özdebir, “Özellikle yatırımlardaki 22,5 seviyesindeki artış, sanayi üretiminde geri dönüşe işaret ediyor. Makine teçhizattaki yüzde 23,5’lik artış da oldukça dikkate değer. Ertelenmiş talep ve reel sektörün gelecek dönemdeki fiyat artış beklentisi de bu oranın yukarı çıkmasında etkili olmuş gibi gözüküyor” diye konuştu.
İHRACATTA DARALMA VAR
İnşaat sektörünün sekiz çeyrektir daralırken, 3. çeyrekte yüzde 6,4 oranında büyümesini de önemli bir gelişme olarak niteleyen Özdebir, “Ayrıca, son 4 çeyrekte stok yatırımlarda yüzde 5’in üzerindeki artış büyümeye önemli bir katkı sağladı” şeklinde konuştu.
İthalatta üçüncü çeyrekte bir önceki yılın aynı çeyreğine göre, zincirlenmiş hacim endeksi yüzde 15,8 artarken ihracatın yüzde 22,4 oranında azaldığını ifade eden Özdebir, “Özellikle pandemi dönemi ile birlikte ihracat yaptığımız ülkelerdeki daralma buna neden oldu” görüşünü dile getirdi.
“ÖNEMLİ OLAN SÜRDÜRÜLEBİLİR BÜYÜME”
Ekim ayındaki büyüme rakamlarının önemli olduğunu, ancak bundan sonraki süreçte daha önemli olan faktörün ise büyümenin sürdürülebilir olması olduğunu vurgulayan Özdebir, şunları söyledi:
“Son çeyrekte Merkez Bankası’nın sıkılaştırma politikalarına devam edeceğine ilişkin politika adımları ve pandemi sürecindeki belirsizlik büyüme dinamiklerini olumsuz yönde etkileyecektir. Buna rağmen son çeyrekte ivmelenme azalsa da yılın tamamında pozitif bir büyüme göreceğimizi düşünüyorum. Hep ifade ettiğim gibi sağlıklı büyüme; üretim odaklı, yüksek katma değer yaratan ve ithalata bağımlı olmayan bir üretim modeli ile gerçekleşir. Sürdürülebilir bir enflasyon ve faiz düzeyinde Türkiye ekonomisine olan güvenin tesis edilmesi; potansiyele yakın büyümeye ulaşmada katkı sağlayacaktır.”